ÇAKMAKLI ,MARKET, ÇARŞI ,İÇİ, BEYCUMA,ZONGULDAK, TİCARET,ticaret ,BOLÜCEK,KARACAÖĞREN,KASIMLAR,MURATLI,CEZAEVİ ,KARADERE

BEYCUMA'NIN BİLİNEN TARİHÇESİ

Zonguldak iline bağlı, merkez nüfusu 3000 civarında şirin bir belde olan Beycuma'nın tarihi oldukça eskilere dayanmaktadır. Yapılan tarih araştırmaları sonucu 1450 yıllarına kadar gidilebilmiştir.Osmanlı yönetimi zamanında idareyi elde tutmak ve bölgeyi ıslah için Gazi Mehmet Paşa'yı görevlendirmiş, o da üç oğlunu Çaycuma, Beycuma ve Mengene Beyi olarak yerleştirmiştir. Bu olay Çaycuma tarihi kaynaklarıda ise şöyle geçmektedir: Çaycuma'nın ilk yerlileri olduklarını öne süren Rumbeyoğulları'nın ifadesine göre "Çaycuma Rum diyarı iken bu bölgeyi ıslah için gelen ataları Gazi Mehmet Paşa Rumları silmiştir. Üç oğlunu Çaycuma, Beycuma ve Mengene Beyi olarak yerleştirmiştir. Gazi Mehmet Paşa daha sonra Belgrat'ta şehit olmuş ve oraya gömülmüştür. "Yalnız bu olay hakkında bir tarih verilemediği gibi başka bir açıklama da yapılamıyor." Beycuma'ya yerleşen oğlu Müderris Hüseyin Efendi halkın aydınlanması konusunda çalışmalar yapmış ve yönetimde söz sahibi olmuştur

Çanakkale Savaşları sırasında Beycuma'dan ve o dömem Beycuma'ya bağlı olan Karaman, Keller, Karadere, Devrekê bağlı olan Bölücek ve köylerinden şehit olanlar vardır. Bunlardan birkaçını burada şu şekilde sıralayabiliriz. Karadere'den Raşir oğlu Onbaşı Hasan, Karadere Mazharoğullarından İsmanil oğlu piyade er Recep, Himmetoğlu'ndan ğiyade er Yakup oğlu Abdullah, Karaman'dan Kadığullarından Ahmet oğlu Ahmet, Oğuzhan'dan Hacıdarıcıoğullarından Yusuf oğlu İsmail, Tabaklar'dan Hüseyin oğlu İsmail, Bölücek Çakmaklıoğullarından İsmail oğlu Hakkı....

.Beycuma Kurtuluş Savaşı yıllarında da Fransız donanma askerlerinin denizden gelerek iç kısımlara oradan da Bolu'ya kadar olan yerleşim yerlerini ele geçirme isteklerinin önünde coğrafi konumu ve o tarihte iki karayolundan birinin üzerinde olması dolayısı ile engel teşkil etmiş bir merkezdir. Millî mücadele döneminde bu durum pek çok zorluk çıkartmış ama fazla gecikmeden Beycuma müftüsü Hüseyin Efendi ile Zonguldak müftüsü İbrahim Efendi yerleşim yerlerini dolaşarak halkı kuva-yı milliye için kazanmaya çalışırken, Bartın müftüsü Rıfat Efendi de kendi yöresinde millî kurtuluş için çalışmaya başlamıştır Ayrıca Devrek kadısı ve müftüsü Abdullah Sabri Efendi ile Hacı Osman (yeşilbaş) Efendi milli hareketi benimsetmek için mücadele verir. Bu kutsal çabalar sonunda 1921 yılında Fransız işgali yok edilerek başarı sağlanır.

Beycuma 1928 yılında bucak teşkilatı kurularak nahiye olmuştur. İsmailbeyoğlu arazisi üzerinde kurulduğundan ve pazarının da Cuma günü oluşundan adını Beycuma olarak almıştır. 1977 yılına kadar nahiye müdürlüğü ile idare edilmiştir. İsmailbeyoğlu, Kazıkıran, Karabacakoğlu, Kasımlar ve Çamlık mahallelerinden oluşan Beycuma; Tepeören köyü, Muratlı Köyü ve Korucuk köyünün Birlik Mahallesi ile birleşerek Mart 1994 yılından itibaren belediyelik olma hakkını elde etmiştir.